Çocuklarda Katarakt: Erken Teşhis Hayat Kurtarır
Halk arasında genellikle ileri yaş hastalığı olarak bilinen katarakt, aslında bebeklerde ve çocuklarda da görülebilen ciddi bir göz problemidir. Göz merceğinin saydamlığını yitirip bulanıklaşması durumu olan katarakt, çocuklarda erken teşhis ve tedavi edilmediğinde kalıcı görme kayıplarına ve göz tembelliğine (ambliyopi) yol açabilir. Bu nedenle ebeveynlerin belirtiler konusunda bilinçli olması ve şüphe durumunda vakit kaybetmeden bir göz doktoruna başvurması kritik önem taşımaktadır.
Erken Dönem Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gerekenler
Çocuklarda kataraktın belirtileri, dikkatli bir gözlemle fark edilebilir. Ebeveynlerin özellikle dikkat etmesi gereken başlıca erken belirtiler şunlardır:
Göz Bebeğinde Beyazlık (Lökokori): En önemli ve en sık rastlanan belirtidir. Normalde siyah olan göz bebeğinde, özellikle ışık vurduğunda veya flaşlı fotoğraf çekimlerinde beyaz, gri veya sarımsı bir yansıma görülmesidir. Kırmızı göz refleksi olması gerekirken beyaz bir parlama olması tipik bir bulgudur.
Şaşılık (Gözlerde Kayma): Tek veya iki gözde içe, dışa, yukarı veya aşağı doğru kayma olması kataraktın bir işareti olabilir. Bulanık gören göz, beyin tarafından yeterince kontrol edilemediği için kayma eğilimi gösterebilir.
Göz Titremesi (Nistagmus): Gözlerin istemsiz ve ritmik bir şekilde titremesi, özellikle iki gözde de katarakt olduğunda görülen önemli bir belirtidir.
Görsel Tepkilerde Azalma: Bebeğin annenin yüzünü veya renkli, hareketli nesneleri gözleriyle takip etmemesi, çevresine karşı ilgisiz görünmesi görme sorununun bir işareti olabilir.
Işığa Karşı Aşırı Hassasiyet (Fotofobi): Çocuğun parlak ışıkta gözlerini kısması, rahatsız olması veya sürekli olarak gözlerini kaçırması da bir belirti olabilir.
Bulanık ve Puslu Görme: Daha büyük çocuklar, görüşlerinin buğulu bir camın arkasından gibi olduğunu veya renkleri soluk gördüklerini ifade edebilirler.
Bu belirtilerden herhangi birinin fark edilmesi durumunda, "geçer" diye düşünülmemeli ve derhal bir göz hastalıkları uzmanına başvurulmalıdır.
Etkili Tedavi Yöntemleri: Cerrahi ve Sonrası
Çocukluk çağı kataraktının ilaçla veya gözlükle tedavisi mümkün değildir. Tek ve en etkili tedavi yöntemi cerrahidir.
Ameliyatın Zamanlaması:
Tedavinin başarısındaki en kritik faktör ameliyatın zamanlamasıdır. Görme sisteminin gelişimi hayatın ilk birkaç ayında çok hızlıdır. Bu dönemde beyin, gözlerden net sinyaller alamazsa, o gözü "kullanmayı öğrenemez" ve bu durum kalıcı göz tembelliğine neden olur. Bu sebeple, doğumsal (konjenital) kataraktlarda teşhis konulduktan sonra genellikle ilk birkaç ay içinde, hatta bazen ilk birkaç hafta içinde ameliyat planlanır.
Katarakt Ameliyatı:
Ameliyat, genel anestezi altında gerçekleştirilir. Cerrah, bulanıklaşmış olan göz merceğini küçük bir kesiden girerek temizler. Bu işlem, yetişkin katarakt ameliyatına benzer prensiplerle yapılır ancak çocuk gözünün hassas yapısı nedeniyle daha fazla özen ve tecrübe gerektirir.
Ameliyat Sonrası Görmenin İyileştirilmesi:
Ameliyatla sadece bulanık mercek ortadan kaldırılmış olur. Çocuğun net görebilmesi için alınan merceğin görevini üstlenecek yeni bir odaklama sistemine ihtiyaç vardır. Bu amaçla kullanılan üç temel yöntem bulunur:
Göz İçi Mercek (Intraoküler Lens - IOL): Ameliyat sırasında veya daha sonraki bir ikinci operasyonla gözün içine yapay bir mercek yerleştirilir. Özellikle 2 yaşından büyük çocuklarda sıklıkla tercih edilen bir yöntemdir.
Kontakt Lens: Özellikle çok küçük bebeklerde, gözün büyümesi henüz tamamlanmadığı için göz içi mercek yerine, ameliyat sonrası görmeyi sağlamak amacıyla özel olarak üretilmiş kontakt lensler kullanılır.
Gözlük: Özellikle her iki gözde de katarakt varsa ve ameliyat sonrası mercek takılmadıysa, kalın camlı özel gözlükler reçete edilebilir.
Göz Tembelliği ile Mücadele:
Ameliyat ve görmenin rehabilitasyonu kadar önemli bir diğer adım da göz tembelliği ile mücadeledir. Kataraktlı göz, ameliyat öncesi dönemde yeterince çalışmadığı için "tembel" kalma riski altındadır. Bunu önlemek için sağlam olan gözün belirli sürelerle kapatılması (kapama tedavisi) yöntemi uygulanır. Bu tedavi, beynin zayıf olan gözü kullanmaya zorlanmasını sağlar ve görme yeteneğinin artmasına yardımcı olur.
Sonuç olarak, çocuklarda katarakt, erken teşhis edildiğinde ve doğru bir cerrahi müdahale ile tedavi edildiğinde görme yeteneğinin büyük ölçüde korunabildiği bir durumdur. Ailelerin belirtiler konusunda uyanık olması ve düzenli göz kontrollerini ihmal etmemesi, çocuklarının gelecekteki görme sağlığı için atacakları en önemli adımdır.